30 Nisan 2012 Pazartesi

Teflon Keki (Tuzlu)


                             Sabah kahvaltısına, kolay birşeyler yapmak istiyorsunuz, mesela 20 bilemedin 25 dakikada hazırlanan. Ve yine mesela, fırınızı yeni temizlediniz ve hemen kirlensin istemiyorsunuz :) Yada acilen misafirler mi geldi? Fırında o anda pişen başka şeyler var ve siz fırına alternatif arıyorsunuz. Bu duruma en iyi çözüm, bence, teflonda kek yapın.
                            Arkadaşım Nurcan'a giderken götürdüm bu keki. Kızım hastaydı o gün, dışarı gidememiştim birşeyler almaya. Baktım evde çabucuk yapılacak birşeyler aradım. En kolayı teflon keki gibi geldi bana. Tarif Nane Maydanoz Sofrası 'ndan. Ben evdeki yeşilliklerle yaptım. Tadı yiyenler tarafından beğenildi.Yine de keyif sizin...




                                 Malzemeler:
  • 2 yumurta
  • 1 kahve fincanı süt
  • 1/2 kahve fincanı yoğurt
  • 1 kahve fincanı sıvıyağ
  • 1 paket kabartma tozu (1,5 da olabilir)
  • 1/2 rendelenmiş kabak (Küçük olsun)
  • 1/2 rendelenmiş havuç (Küçük olsun)
  • Bir tutam taze nane, taze kekik, maydanoz
  • 2 çay kaşığı tuz
  • Aldığı kadar un


Yapılışı:
  1. Her zamanki kek yapar gibi yapıyoruz kekimizi. Yumurtaları çırpıp, yoğurt, süt, sıvıyağ, kabartma tozu ve un ekliyoruz biraz.
  2. Sonra rendelenmiş kabak ve havucu, ve ince ince doğranmış yeşillikleri (Dikkat edin fazla olmasın yeşillik çünkü bunlar sulanacak)
  3. Tuzu ekleyip un oranını tamamlıyoruz. Biraz sıvıyağ katılmış teflon tenceremize keki döküyoruz, her tarafı eşit olsun istiyoruz.
  4. Tarifte 10 dakika hızlı ateşte 5 dakika yavaş ateşte demiş. Fakat ben yüksek ateşte yaparken yandı. Bu yüzden siz fazla yüksek ateş kullanmayın. Kapağını bir tarafı iyice pişinceye kadar çevirmeyin. Yavaş ateşte olsun çok kısık da olmasın lakin. Cam kapaklı bir tencereniz varsa daha iyi olur. Sonra yavaşça kapak yada başka bir tepsi yardımıyla keki ters yüz ederek diğer tarafının pişmesini sağlıyoruz. Yine kısığa yakın bir ateşte.

             Not: İki kez yaptım bu keki. Bu resimler ilkinin resimleri. İkincisi daha iyi oldu benim söylediğim şekilde pişirirseniz yakmadan pişmesi mümkün oluyor. Ve tabiki içini alıyor.
İçine peynir da katabilirsiniz tabi ama ben her zamanki gibi taze nane ve taze kekik tercih ettim. Bunlar tadı çok değiştiriyor. Bence siz de deneyin böyle.

Enginar Salatası



Malzemeler:
  • 5 adet enginar,
  • 1 adet orta boy patates,
  • İç bezelye,
  • Domates,
  • 1 tatlı kaşığı un,
  • 1 adet kuru soğan,
  • Yeşil soğan,
  • 1 adet limon suyu,
  • 1 çay bardağı sızma zeytin yağı,
  • Maydanoz, dere otu,
Yapılışı:

  1. Enginarlar temizlenir dört parçaya kesilir tencereye alınır, üzerine  küçük küpler halinde kesilmiş patatesler, bezelyeler ve 1 tatlı kaşığı un ile hazırlanmış tuzlu su ilave edilir haşlanır.( Ben düdüklü tencerede 15 dakika haşladım.)
  2. Haşlanan sebzelerin suyu süzülür geniş bir kaba alınır. Piyazlık doğranmış kuru soğan, ince doğranmış yeşil soğan, maydanoz, dere otu,  limon suyu ve sızma zeytinyağı ilave edilir karıştırılır, servis tabağına alınır. Üzeri maydanoz ve dere otu yaprakları ile süslenir.
Afiyet olsun....








Beze Tarifi



Malzemeler:
  • 2 yumurta beyazı,
  • 2 çay bardağı toz şeker,
  • 2 damla limon suyu,
  • 1 fiske tuz,
Yapılışı;
  1. Yumurta aklarına kesinlikle sarısını karıştırmayın,
  2. Bütün malzemeleri karıştırıp, mikser ile kısık ateş üstünde 5 dakika kadar çırpıp ocaktan alın. Dip tutmaya başladığında ocaktan alın..
  3. 15 dakika kadar çırpmaya devam edin. Mikserden düşmeyecek kıvama gelmesi gerekiyor.
  4. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine krema torbası ile veya kaşık ile aralıklı sıkın.
  5. 100-110 derece ısıtılmış fırında 30-35 dakika kadar kızartmadan beyaz kalacak şekilde kurutarak pişirin.
  6. Yumuşamaması için, ağzı kapalı cam kavanozda muhafaza edin, .
Afiyet olsun...

Portakal Suyuyla Pişirilmiş Zeytinyağlı Enginar

Ferkay enginarı portakal suyuyla pişirmiş. Onu görünce benimde aklıma yattı. Hemen ben de pişirdim. Gerçekten çok lezzetli oldu. Portakallar ve enginarlar bitmeden denemenizi tavsiye ederim. Dün pazardan yine enginar aldım ve yine bu yöntemle pişireceğim

Malzemeler:
  • Biz 3 kişi olduğumuz için 3 adet enginar çanağı
  • 1 orta boy patates
  • 1 orta boy havuç
  • 1 kase bezelye
  • 2 adet portakal
  • 2 yemek kaşığı zeytinyağı ve tuz ve 2 adet kesme şeker
Yapılışı:

Enginar çanaklarını yayvan ve derin olmayan bir tencere dizin. İçine küp küp doğradığınız patetesleri ve havuçlarınızı koyun. Bezelyelerinizi de koyun. Hepsini çanağın içine yerleştirmenize gerek yok. Servis yaparken çanağın içine koyabilirsiniz. Portakal suyunu sıkın ve enginarların üstüne dökün. Zeytinyağını, tuzunu ve şekeri de ekleyin. Önce harlı ateşte sonra kısık ateşte havuçlarınız pişene kadar pişirin. Afiyet olsun.

28 Nisan 2012 Cumartesi

Baharatlı Tuzlu Kurabiye


Hanginiz bilir, benim kadar,
Karpuzdan fener yapmasını;
Sedefli hançerler, üstüne,
Gülcemal resmi çizmesini;
Beyit düzmesini;
Mektup yazmasını;
Yatmasını,
Kalkmasını;
Bunca yılın Halime'sini
Hanginiz bilir, benim kadar,
Memnun etmesini?

Değirmende ağartmadık biz bu sakalı!

                     Mutlu pazarlar dilerim hepinize dostlarım. Güne Orhan Veli şiiriyle merhaba demek istedim. O keyifli, o melankoli,  o güzel mısraların yazarı, güzel insanla. Biraz hüzünlendim yine şiirlerinden. Şairin yaşadığı fakirlikleri anlattığında biraz hüzünlendim. Bas-ül Ba-del Mevt 'e inananarak yaşamışlar. Böyle yaşamak zorunda kalmışlar belki de.  Halbuki şiir dünyamızın vazgeçilmezlerindendir Orhan Veli... Şimdi ona haklı olarak verdiğimiz değeri,"Keşke yaşadığı zamanda da verebilseydik" diyor insan ister istemez. Ne güzel anlatır şiirlerinde, günlük olayların bir şairin gözünden nasıl göründüğünü...
                   Bu satırları yazarken yüzümdeki ifade dikkatimi çekti. Mutlu, umutlu ve biraz sırıtak bir haldeyim. Mutsuz iseniz Orhan Veli okuyun derim, hatta benim gibi Baharatlı -  Tuzlu kurabiye ile çayınızı yudumlarken okuyun. Daha güzel oluyor...

               
                   Geçen haftalarda pazara gitmiştim. Orada taze kekik buldum. Nasıl sevindim, nasıl sevindim anlatamam. Nerelere kattım bu bir demet kekiği. İşte bu tuzlu kurabiye, bu  heyecanla ortaya çıktı. Bir tuzlu kurabiye yapayım dedim. Akşamdan bir margarin ve yumurtalar çıkardım. Ertesi günü, çocuklar 23 nisan sonrası evde kaldıkları salı günü, bir margarini ikiye böldüm. İki kaseye ayırdım. Birini tuzlu kurabiye birini ise tatlı kurabiye yapmak için kızlarıma verdim. Onlar bir güzel ellerini yıkadılar, kolları sıvayıp başladık kurabiyeleri yapmaya.
                     Bu tuzlu kurabiyeler İzgi'nin yaptığı kurabiyeler. İçine neler katmadık ki... Taze nane, çörekotu, pul biber, ve rengi de güzel olsun diyerek zerdeçal... Bu aralar renklendirmek istediğim şeylere bol bol katıyorum zerdeçalı. Nasılsa yakında bir zerdaçallı tarif daha görürsünüz bu blokta.
                     Kurabiyeler nasıl oldu diyorsanız, nefis... Ağızda dağılıyor, baharatlar çok yakıştı. Tuzlu kurabiyeye alternatif oldu böylece.



      Malzemeler:
  • 1/2 margarin (oda sıcaklığında)
  • 1/2 çay bardağı sıvıyağ
  • 1 yumurta
  • 2 kaşık sirke
  • 1 yemek kaşığı yoğurt
  • 1 tatlı kaşığı zerdeçal
  • 1 tatlı kaşığı pul biber
  • 1 çay kaşığı kabartma tozu (tepeleme)
  • 2 tatlı kaşığı taze kekik (doğranmış)
  • 1 tatlı kaşığı çörekotu
  • 2 çay kaşığı tuz
  • 1 yemek kaşığı nişasta(tepeleme)
  • 11 kaşık un (tepeleme)
  • 9. kaşıktan sonra un oranını azar azar ekleyerek kendiniz belirlemenizi tavsiye ederim.

    Yapılışı:
  1. Bir kaseye margarin alınır. Un ve kabartma tozu haricinde bütün malzemeler karıştırılır.
  2. Malzemeleri çırpma teliyle çırparız. Unu azar azar ekleriz ki herkese göre farklı olabilir.Un eklemeye başlayınca kabartma tozunu da ekleriz. Benim ölçülerime göre 11 kaşık un kafi geldi. Fakat siz son iki kaşığı iyice yoğurmadan karar vermeyin bence.
  3. Ele yapışmayan bir hamur yoğurun. Hamuru iki parçaya ayırıp rulo yapın. Rulolaların heryerinin eşit olmasına dikkat edin.
  4. Yaptığınız ruloları streç filmle kaplayın ve buzdolabına atın.
  5. İstediğiniz zaman çıkarıp birkaç dakika bekletin. Sonra 1 er santim kalınlığında kesin ve yağlı kağıt serili tepsiye dizin. Önceden ısıtılmış fırında 180 derecede pişirin.
Küçük bir not : Kurabiyeler bekleyince daha güzel oluyor. Bu kurabiye de öyle. Bekletikçe tadı güzelleşiyor. Tabi bekletebilirseniz.

Ben görüntülemek için birini çıkarıp pişirdim. Fakat bir diğeri, misafirlerim gelinceye kadar birkaç gün buzlukta bekledi. Böylece onların gelişine taze kurabiyeler pişirme fırsatım oldu.


 Ve tarifler her zamanki gibi Porselen Demlik Çay Saati etkinliği ev sahibesi Sevgili PaSaSofraM 'a ve Çay Kahve Bahane etkinliği ev sahibesi Sevgili Pastaeli 'ne gidiyor. Kolay gelsin arkadaşlar...

Mermer Kek

Mermer Kek

Malzemeler


  • 5 yumurta
  • 1.5 su b. toz şeker
  • 1 çay b. sıvıyağ
  • 1 çay b. süt
  • 3 çorba k. tereyağı
  • 100 gr. bitter çikolata
  • 1 pk. kabartma tozu
  • 1 pk. vanilya
  • 1 su b. toz fındık
  • 7 çorba k. un


Hazırlanışı:

Çikolatayı benmari usulü eritiyoruz. Karıştırma kabına şekeri döküyoruz. Üzerine yumurta ve tereyağını ilave edip mikserle çırpıyoruz.

Sıvıyağı, sütü, toz fındığı, vanilyayı, kabartma tozunu ve unu da döküp çırpmaya devam ediyoruz. Tahin kıvamında hamur yapıyoruz. Yağlanmış kek kalıbının içerisine kek harcımızı döküyoruz.

Kek harcımızı döktükten sonra üzerine erittiğimiz çikolatayı döküyoruz. Tahta şiş ile hamurumuzu kalıbın içerisinde karıştırıyoruz.

Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırına verip pişiriyoruz.

Kakaolu Portakallı Şekerpare

Kakaolu Portakallı Şekerpare

Malzemeler


  • 150 Gr. Tereyağı
  • 2 Yumurta
  • 1 Çay B. İrmik
  • 1 Çorba K. Kakao
  • 2 Çorba K. Pudra Şekeri
  • 1 Pk. Vanilya
  • 1 Pk. Kabartma Tozu
  • 1 Portakal
  • 6 Çay B. Un

Şerbeti İçin:

  • 3.5 Su B. Su
  • 3 Su B. Toz Şeker
  • Yarım Limon
  • 1 Portakal Suyu

Üzeri İçin:

  • Turunç Reçeli

Hazırlanışı:

Şerbetimizi hazırlayıp ılımaya bırakıyoruz. Karıştırma kabına yumurtayı kırıyoruz. Üzerine tereyağını, irmiği, kakao' yu, pudra şekerini, vanilyayı, kabartma tozunu, portakal kabuğu rendesini ve unu da koyup kulak memesi kıvamında hamur yapıyoruz.

Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartıp yuvarlıyoruz. Ortasına hafiften parmağımızı batırıyoruz. F ırın tepsisine koyup önceden ısıtılmış 180 derelik fırında pişiriyoruz.

Fırından çıkan tatlımızı şerbetleyip soğumaya bırakıyoruz. Servis tabağına alıp ortalarına turunç reçelini koyup servis ediyoruz.

Zeytinyağlı Sarımsaklı Patlıcan

Canım canım blogcanlarımmm,

Antalya'ya yaz geldi artık diyebilirim size...Dün ilk defa arabada klima açma ihtiyacı hissettik:)Mutfağımda sürekli zeytinyağlılar pişiyor,salatalar hazırlanıyor...İşte bu diyorum her defasında...Ennnn sevdiğim mevsim:) Emre'cim bahçede doyasıya koşup oynuyor,sürekli acıkıyor,dinozor fosili bulmak için uzun uzun yürüyüşlere çıkıyoruz beraber:)her defasında bulamayıp, çiçek toplayıp geri geliyoruz:)))Emre çok ümitli "kesin bulacağız annecim" diyor:)) Parkta üşümeden titremeden doyasıya oynuyoruz,çiçekleri sulayıp,resimler yapıp bahçede sergi açıyoruz...Daha neler neler...Oğlumla ben güneş enerjisiyle çalışıyoruz sanki...Koca günün her saniyesinde hareket halindeyiz...

Sonracığıma geçen haftalarda sevgili zerrincim tarafından mimlenmişimmm:)
Oyunumuzun konusu şu "Çocuğunuzun yaptığı ve sizin bayıldığınız 5 şey"

Emre'm;

*Aldığı herşeyi biz söylemeden yerine koyar,inanılmaz düzenlidir,temiz paktır:)

* Saçlarının dağınık olmasından hiç hoşlanmaz mesela,aynanın karşısına geçip saçlarını tararken o ciddi surat ifadesine bayılıyorum...Koşup yumulup,öpmek istiyorum hemen... Hele bir de babasının parfümünü sürmüşse eyvahhh iki katı ciddi olur...Gören çok mühim bir toplantıya gideceğini düşünebilir:)

*Utangaç ve maço tavırları ,o erkek erkek bakışları beni benden alır her defasında:)

*Ben hatırlatmadan dişini fırçaladıysa veya çişini yaptıysa eğer ,bütün apt. duyar zafer ve sevinç çığlıklarını:)))

* Akşamları uykusu geldiği zaman maço oğlum gider yerine pamuk oğlum gelir...saçlarımı okşaya okşaya,koklaya koklaya,sokula sokula ,uyur...En sevdiğim ,doyamadığım ve şükrettiğim anlardan biridir.

İlk aklıma bunlar geldi benim...bakalım sizin aklınıza neler gelecek kızlar:)

Ben de sevgili arkadaşlarımmm Hilal'i , Tümtüm'ü veee Sevil'i mimliyorum:)hadi bakalım kolay gelsin:)


Evetttt hep oyun hep oyun olmaz tabi...Yemekler de pişiriyoruz yeni tencerelerimizle :) Afiyetle de yiyip büyüyoruz:)

Buyurun bakalım bugünün nefissss tarifine,

ZEYTİNYAĞLI SARIMSAKLI PATLICAN

Malzemeler:

1 çay bardağı zeytinyağı
4 Adet patlıcan
2 adet çarliston biber
5 diş sarımsak
3 Adet Domates
3 adet kesme şeker
Tuz
1 su bardağı sıcak su

Süslemek için maydanoz

Yapılışı:
Patlıcanları alacalı soyup tuzlu suda 15 dak. bekletiyoruz.
tencereye zeytinyağını koyup,patlıcanları ilave ediyoruz.
Çarliston biberleri verev doğrayıp patlıcanların üzerine ekliyoruz.
Doğranmış Domatesleri, ince ince kıyılmış sarımsakları,kesme şekeri,tuzu ilave edip karıştırıyoruz.
Sıcak suyu da ekleyip kısık ateşte patlıcanlar yumuşayıncaya dek pişiriyoruz.
Servis tabağına alıp maydanozla süsleyip ,ılık veya soğuk servis yapıyoruz


AFİYET OLSUN

SEVGİİ DOLU ÖPÜCÜKLER




27 Nisan 2012 Cuma

Donut Tarifi (donats)


Amerikan filmlerinde polislerin ellerinden eksik etmedikleri donatlar hep ilgimi çekmiştir. Çok beğeneceğiniz, iştahınızı kabartacak, alışkanlık yapacak leziz donatların tarifi...Yağda kızartıldığı halde  kızarırken yağı içine çekmediği için ağır olmuyor. Ben  donutların bir kısmını fırında pişirdim fakat kızartılmışı çok daha güzel oldu.
Malzemeler:
  • 1 paket kuru instand maya,
  • 1 su bardağı  süt,
  • 50 gr tereyağı, (Yumuşak)
  • 3 çorba kaşığı toz şeker,
  • 2 yumurta,
  • 1 paket vanilya,
  • 3,5 su bardağı un,
  • 1 tutam tuz,
  • Kızartmak için sıvı yağ,


Yapılışı:
  1. Süt hariç diğer malzemeler karıştırılır, süt ilave edilir esnek bir hamur elde edilinceye kadar yoğurulur.Üzeri örtülür mayalanması için bekletilir.
  2. Hamur merdane 1 cm kalınlığında  yayılır, Yuvarlak halkalar kesilir. Kızgın olmayan yağda, kısık ateşte ( ocağın en küçük gözünde ) her iki tarafı eşit kızartılır.
  3. Üst kısımlarına pudra şekeri serpebilir veya benmari usulü eritilmiş çikolataya batırdıktan sonra, hindistan cevizi, antep fıstığı, çikolata şekerlemeleri, renkli şekerli pasta süsleri v.s ile zevkinize göre süsleyebilirsiniz.
Afiyet olsun...

Yoğurtlu Sebze Salatası






Yoğurtlu Sebze Salatası




Malzemeler;

2 adet haşlanmış patates

2 adet havuç

2 adet kabak

1.5 - 2 su bardağı yoğurt

Dere otu

Bir kaç diş sarımsak



Yapılışı;

Havuç - kabak tarator misali bir salata. 

Havuçları ve kabakları rendeleyin, kabakların fazla suyunu sıkın. Her ikisini de ayrı ayrı 1'er yemek kaşığı sıvı yağla kavurun. Haşlanmış patatesleri rendenin iri tarafıyla geniş bir

Yoğurtlu Sebze Salatası






Yoğurtlu Sebze Salatası




Malzemeler;

2 adet haşlanmış patates

2 adet havuç

2 adet kabak

1.5 - 2 su bardağı yoğurt

Dere otu

Bir kaç diş sarımsak



Yapılışı;

Havuç - kabak tarator misali bir salata. 

Havuçları ve kabakları rendeleyin, kabakların fazla suyunu sıkın. Her ikisini de ayrı ayrı 1'er yemek kaşığı sıvı yağla kavurun. Haşlanmış patatesleri rendenin iri tarafıyla geniş bir

Sakızlı Muhallebili Kek

Aylar evvel marketten toz sakızlı muhallebi,keşkül vs almışım.Almışım derken aldığım bir ürüne bantlama yapılmıştı.Bir tanesini pişirdim ancak tat olarak evde yapılanlar kadar lezzetli olmadığı için yenmedi tabiki...Diğerlerinide kek üzeri ve içinde kullanıp tükettik....Buda onlardan biri ,afiyetler olsun....


Bu arada gıda pazarlama sektöründe çalıştığım için bantlamalı olan ürünlerin son kullanma tarihine daha da bir dikkat etmeniz gerektiğini tekrar hatırlatayım.


Sakızlı Muhallebili Kek

3 yumurta
1 su bardağı şeker
1 su bardağı yoğurt
100 gram erimiş margarin
1 paket sakızlı muhallebili toz karışım
1 çay kaşığı tarçın
1 paket kabartma tozu
2-2,5 su bardağı un



Yumurta ve şekeri her zamanki gibi iyice çırpıyoruz.Yoğurt ve margarini ekleyip çırpmaya devam ediyoruz.Kuru malzemeleri elekten geçirip karışıma ekleyin ve karışana kadar çırpın.Yağlanıp unlanmış kek kalıbına boşaltıp 175 derece ön ısılı fırında yaklaşık 35 dakika pişirin.Kürdan testi yapın ve ortası pişmişse fırından alın.

Afiyet Olsun...

Yayla Çorbası (Nam-ı Diğer Yoğurtlu Çorba)



Kuzey'in en sevdiği çorbalardan biri diyebilirim.
Annemin dantelleri üzerinde bana çok beyaz geldi fotoğraf biraz renk katıverdim ;)

Malzemesi
2 su bardağı yoğurt
2 yemek kaşığı un
1 yumurta
1 çay bardağı pirinç
1 kaşık margarin ya da tereyağ (ben yakıp üzerine koymuyorum, içine katıyorum)
Tuz
Nane
İsteğe bağlı kırmızı biber (Kuzey için katmıyorum)

Hazırlanışı
Önce yoğurt, un ve yumurtayı el blenderi ile iyice çırpıyorum. Sonra suyunu ekliyorum (ölçmedim, sevdiğiniz kıvama göre siz ayarlayın). Pirinçleri yıkıyorum ve haşlamadan ekliyorum. Bir kaşık yağını da ekleyerek ocağa alıyorum.
Kaynayana kadar karıştırıyorum ki topaklanmasın. Azıcık ılıyınca kaynamadan önce tuzunu atıyorum. Kaynayınca ocağı iyice kısıyorum ve beş dakika kadar kaynamaya bırakıyorum.
Nanesini kırmızı biberini atıp ocaktan alın. Biraz dinlendirin ve servise hazır...

Afiyet olsun...

Bu tarif "Çorbalarımız Etkinliği" için çaçaronblog'a gidiyor.
Kolay gelsin...


26 Nisan 2012 Perşembe

Yalancı Tavuk Göğsü



Bu tatlının üzerine sıcakken ceviz serpebilirsiniz, çok yakışır.
Jöle yapabilirsiniz, öyle de çok güzel olur.
Kardeşim Volkan'ın canı istediği için akşam azıcık yapıverdim. 3-4 saat dinlense daha da güzel olurdu ama biz bekleyemedik.

Malzemesi
1 lt süt
4 kahve fincanı şeker
3 kahve fincanı un
1 yemek kaşığı margarin
1 vanilya
isteğe bağlı damla sakızı (ben koymadım)

Hazırlanışı

Vanilya hariç tüm malzeme karıştırılarak pişirilir. Ocaktan alınca vanilya eklenerek 5 dakika el blenderıyla karıştırılır.
Islatılmış tepsiye dökülür. 3-4 saat  dinlenirse kıvamı daha güzel oluyor.

Afiyet olsun...

Bulgurlu Kıymalı Ispanak Yemeği

Ispanak yemeği bizim evde sorundur. Ben zeytinyağlı içinde salça yada domates olmayan bol pirinçli ve suyunu tamamen çekmiş ıspanak severim. Ama bizim evin beyleri ıspanak yemeğini salçalı, sulu ve kıymalı severler. Sonuç, tabii  ki kıymalı ve salçalı sulu ıspanak yapımı ağır basıyor. Ama ben, yemekte benim de seveceğim şekilde bir geliştirme yaptım. İçinden kıymayı çıkardım ve pirinç yerine bulgur kattım. Gerçi bu tarif kıymalı bulgurlu versiyon.

Bu aralar bulgura taktım. Pirinç katılan yemeklerin hemen hepsine bulgur koyup koyup yapıyorum ve inanın çok daha lezzetli oluyor. Kesinlikle ama kesinlikle tavsiye derim.

Bu arada Yetur ( Yeşim)'un nerede olduğunu bilen arkadaşlar var mı?
Malzemeler:
  • 250-300 gr kıyma
  • 1 kilo ıspanağın sap kısımları ve ince yaprakları
  • 1 yemek kaşığı domates , 1 yemek kaşığı biber salçası
  • 1 kahve fincanı bulgur
  • 1 büyük soğan
  • tuz, kırmızı pul biber, karabiber
Yapılışı:
  1. Kıymayı 2 yemek kaşığı zeytinyağında kavuruyorum. Sonra içine yemeklik doğranmış soğanı katıyorum. Daha sonra salçasını da içine koyup 1-2 çeviriyorum.
  2. Yıkayıp sirkeli suda beklettiğim ıspanakları doğrayıp yemeğin içine katıyorum. Ispanaklarda sönüşmeye başlayınca suyunu katıyorum. Yaklaşık 1 lt su koyuyorum. Sonra içine bulgurlarını ve tuzunu baharatını da katıp önce harlı ateşte , kaynayınca kısık ateşte bulgurlar şişinceye kadar pişiriyorum. Ispanak kolay pişen bir yemek zaten :)

Banvit'ten Açıklama...

Banvit AŞ. beyaz et ile ilgili medyada yer alan haberlere son noktayı koymak için bir bilgilendirme yayınladı.

Değerli Banvit Dostları,

Beyaz et ile ilgili medyada yer alan gerçek dışı haberlere son noktayı koymak üzere bir açıklama yapma gereği duyduk.

Hayvancılık sektörünü uzaktan bile tanımayan bir radyasyon onkolojisi uzmanının mesnetsiz inançlarına medyada sansasyonel başlıklarla ve sorumsuzca yer verilmesi, gıdalarla ilgili bilgi kirliliğini en yüksek seviyeye çıkartmıştır. Bu konuda gerek Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı temsilcilerinin, gerek Veterinerlik Fakülteleri'nden uzmanların ve Gıda Güvenliği Derneği'nin açıklamalarına www.banvit.com adresinden ulaşabilirsiniz.

Özetle:

- Hormon kullanımı ülkemizde kesinlikle yasaktır.

- Civcivlerin antibiyotik verilerek hızla büyütüldüğü iddiası tamamen gerçek dışıdır.

- Ülkemizde gıda güvenliği ile ilgili AB standartlarının aynısı uygulanmaktadır.

- Bu standartlar hastalık durumu dışında antibiyotik kullanımını yasaklar.

- Bakanlık veterinerleri kesime gidecek her sürü üzerinde antibiyotik, hormon ve diğer kimyasal maddelerin analizini yapar: kalıntı çıkan sürüler kesime gönderilemez.

- Yetiştirilen piliçlerin ve yetiştirildikleri ortamların insan sağlığına zararlı etkileri yoktur.

- AB standartlarında üretim yapan Banvit, Bakanlığımızın tüm gıda güvenliği uygulamalarına harfiyen uymaktadır. Tüm ürünlerimizi güvenle tüketebilirsiniz.

Yanlış, eksik veya çarpıtılmış bilginin yarattığı kirlilik, toplum sağlığına zarar vermektedir. Sorumsuzca üretilen bu hurafelere lütfen itibar etmeyiniz.

Saygı ve sevgilerimizle..

BANVIT AŞ.

Belki Banvit gibi büyük firmalar bu konuda duyarlıdır, ilkeleri ve kurum kültürleri vardır ve kontrolleri kendisi yapıyor/yaptırıyordur, varsa eksikleri tamamlıyorlardır...

Bu açıklamalardan sonra bile benim kafama takılan bir kaç şey var.

Şimdi yine banvit'in sayfasından Prof.Dr.Ahmet Ergün 'ün açıklamasından alınan tabloya bir bakalım.
- Herhangi bir katkı maddesi kullanılmıyorsa bu tavuklar kısacık bir sürede nasıl büyüyor.
  • 112 günde 1 kg olan tavuk, 42 günde nasıl 2,4 kg'a ulaşıyor. (aynı sürede, 112 günde, 2,4 kg'a ulaşsa diyeceğim ki artık daha kaliteli besleniyor.)
  • Ortalama 4,7 kg yem ile 1 kg'a ulaşırken, bu yem tüketimi 1,7 kg'a düşmüş (bu da enteresan değil mi?).
  • Hadi ölüm oranının düşmesini anladım.  İlaçlar gelişti, araştırmalar çoğaldı... Tavuklar dışarı çıkmıyor. Bu da enfeksiyon/hastalık ve kaza riskini azaltır.
  • Tavukların güneşe çıkmaması, açık alanda dolaşmaması, hareket etmemesi vb. iyi bir şey mi?
80 yılda bu tavuklar nasıl bir evrim geçirdi?

- Eskiden saatlerce kaynayıp, bir türlü pişmeyen tavuk, şimdi en kolay pişen pratik yemekler arasına girdi, neden?

- Eskiden pişerken tavuk kokardı, artık öyle kokmuyor, bu kokuya ne oldu?

- Eskiden beyaz eti için kavgalar çıkardı, çok lezzetli olurdu. Şimdi tatsız tuzsuz (benimle aynı fikirde olmayanlar olabilir, hadi bu damak tadı).

Sorular çoğaltılabilir...

Peki soruyorum, Banvit'e ya da bilenlere bu tavuklara ne oldu (?)

"Bal"ın bile sahtesini yapanlar, boş duruyor mudur, acaba (!)

Bunlar kafama takılıyor işte elimde değil... Yoksa alanında söz sahibi birçok öğretim üyesi ve uzman Banvit'in sayfasında açıklamış konuyu...

Bildiğimiz emin olduğumuz yerlerden bildiğimiz markaları mı alacağız, sadece?

Bilen varsa söylesin(?)

Mayalı Kek


                                     Son haftayı artık nasıl bir hamurişi merakıyla geçirdiysem. Salatalı günlerden sonra biraz kilo verdiysem de, tatlı tuzlu derken bu ara yine ipin ucunu kaçırmış durumdayım.


                                 Uzun zamandır merak ettiğim tariflerden biriydi mayalı kek. Mayalı keke, kek demek, asıl keke yapılan haksızlık olsada adı çıkmış dokuza inmez sekize. İçine maya girdiği için, ne yaptıysam bu maya kokusunu kapatamadım istediğim gibi. Eğer klasik kek sever bir Zat-ı Muhterem iseniz, bu keki denemeyin bence. Tadı konusunda fikir edinmek isterseniz paskalya çöreği tadında diyebilirim. Ne tatlı, ne tuzlu, ne kek.

                           
                                Ya görüntüsüne ne diyeceksiniz. Muh- te- şem. Sizce de öyle değil mi Allah için?Tarçın ve vanilin maya kokusunu kapattı biraz. İçine eklediğim kuru üzümler ve üzerine sürdüğüm bal benim ne kadar tatlı düşkünü biri olduğumu ele versede bence asıl tadı veren bu malzemeler oldu. Hele de üzerine fındıklar ellendiğinde..."Sanırım yapılabilecek mayalı keklerin en iyilerinden birisi idi"  desem yapılana haksızlık etmemiş olurum sadece :)
   
                                Bütün uyarılarıma rağmen "Yok ben de senin gibi meraklıyım, yemezsem olmaz, mutlaka deneyeceğim " diyorsanız o zaman buyurun:

Malzemeler:
  • 1 su bardağı pudra şekeri
  • 1/2 yaşmaya
  • 1 yumurta
  • 1 su bardağı ılık süt
  • 3 yemek kaşığı sıvıyağ
  • 1 çay kaşığı kabartma tozu (tepeleme)
  • 1 yemek kaşığı nişasta
  • 2 paket şekerli vanilin
  • 2 yemek kaşığı oda sıcaklığında tereyağ
  • Aldığı kadar un


İçine ve üzerine
  • 1/2 su bardağı kuru üzüm
  • 1 su bardağı fındık (ben kavrulmuş ve kavrulmamış fındığı yarı yarıya kullandım)
  • 1 çay bardağı mavi haşhaş
  • 2 tatlı kaşığı tarçın
  • biraz şeker
  • üzerine sürmek için 1/2  çay bardağı bal




           
    Çok değişik, Çok farklı, Çok güzel...



    Yapılışı:
    1. Pudra şekerini, yumurta ve tereyağını çırpıcı ile iyice karıştır. Mayayı ılık süt yardımıyla erit. İki malzemeyi birbirine karıştır. Bütün malzemeleri karıştır ve kabartma tozunu ekle. Azar azar un ekle. Ta ik ele yapışmayan çok yumuşak da olmayan bir hamur elde edinceye kadar.
    2. Kuru üzüm, fındık ve biraz şekeri bir kaba al. Hamurdan bir parça kopar. İçini içli köfte yapar gibi oyup bir parça bu hazırladığımız üzümlü harcı koy. Bir kaseye tarçın, haşhaşı karıştır. Bu yuvarladığımız hamuru tarçınlı harca atıp yuvarla.
    3. Margarinle yağlanmış kelepçeli kalıbın tabanına, sıra ile doldur.  Üstüne gelince, hamuru daha küçük toplar yap. İçleri boş oluyor bu defa. En üstüne artan harcı katıp, mayalanmaya bırak. 
    4. Ben mayalama işlemini fırında yoğurt yapma ayarında yapıyorum. Hamur kelepçeli kalıbın yarısına anca gelirken dışından görünmeye başlayana kadar mayalandırıyorum. Sonra 180 derecede iyice içini alana kadar pişiriyorum.
    5. Çıkınca 1-2 dakika bekletip kalıptan tabağa alıyorum. Üzerine bal dökerek servis yapıyorum. Afiyet Olsun.
    Ben bu tarifimi PaSaSofraM 'a ve Pastaeli 'ne gönderiyorum. Etkinlikleri Kolay gelsin...

      TAŞINIYORUM


                                                                   Sevgi ve selamlar can dostlarıma :))bu aralar tarifler veremiyorum çünki çok yoğun işler içerisindeyim.ev taşıyorum canlarım ...sizlerden izin isteyip aranızdan ayrılıyorum  tabiki en kısa zamanda dönmek niyetiyle:))ilk iş eve internet bağlatmak olacak inşaallah :))))

      24 Nisan 2012 Salı

      Fırında Sebzeli Çipura

      Tercihim her zaman şöyle çıtır çıtır mısır unuda kızarmış hamsi ,tekir vs de olsada mutfağı fazla batırmammak ve kokutmama adına fırında balık yapmayı daha çok seviyorum.

      Ancak buğulama tarzı yumuşak ve sulu balıktanda pek hoşlandığım söylenemez.Bu şekilde sebzeli balığı aslında genelde sadece soğan ve mantar ile yapıyorum.O şekildede çok lezzetli oluyor gerçekten.Ancak evdeki tek sebzeler bitsin gitsin mantığı ile balığın altına döşedim bu sefer hepsini susuz olarak...

      Fırında Sebzeli Çipura


      2 adet orta boy deniz çipurası

      3 yemek kaşığı zeytinyağı

      2 diş sarmısak

      1 adet büyük soğan

      1 adet yeşil kabak

      1 minik havuç

      1 adet veya 5-6 tane minik domates

      1 adet patates

      1 adet kırmızı biber
      1 adet limon

      Bir avuç kadar doğranmış mantar

      yarım çay kaşığı karabiber,1 çay kaşığı tuz

      Bir kaç dal maydanoz





      Sebzeleri halkalar halinde doğrayın.Ancak havuç ve patatesi çok ince doğrayınki geç piştikleri için diğer sebzelerle denge sağlansın.Sebzeleri 2 yemek kaşığı zeytinyağı tuz ve karabiber ile iyice harmanlayıp fırın kabına yerleştirin.

      Çipuraları sebzeli karışım üzerine yayıp üzerlerine 1 yemek kaşığı zeytinyağı ve biraz tuz gezdirin.


      Önce 180 derecede 20 dakika,daha sonra frının ayarını 200'e çıkararak 10 dakika pişirin.



      Afiyet Olsun....


      Kapalı Pizza Seçenekleri



                            Ben diyeyim kapalı pizza, sen de  örgü çörek. Adı her ne olursa olsun çok albesini olan bir hamurişi bu.
                            Yıllardır yaparım kapalı pizzayı. İlk yaptığımda,  haşlanmış tavuk butları ile eriyen tam yağlı, köy peyniri kullanmıştım. Nefis olmuştu nefis... Şimdi evde bir kenarda unutulmaya yüz tutmuş yarımdan biraz az halka sucuk, ve dolapta bulunan malzemelerden bir hamurişi çıkardım.
                             Pazartesi günü kızımın okuldaki gösterisi için 23 Nisan töreninden dönünce, öğle yemeği vakti gelmişti. Yemek yemek istemediler evin ahalisi. Malum babamız da evdeydi. Ben de hemen bir hamur yoğurup dolapta, elime artık ne geçtiyse, yapıverdim bunu. Yanında çay ve yeşilliklerle güzel gitti. En çok görüntüsü hoşlarına gitti miniklerin.

                         
                      Aynı hamurdan iki farklı şekilde yaptım kapalı pizzayı. Tepside düz olanı daha çok sevdim. Fakat birşey eklemeden edemiyeceğim. Kaşar peynirini mümkün olduğunca az kullanmanızı öneririm. Alışılagelmiş bir pizza değil bu çünkü. Hamurun içinden çıkan kaşar, diğer malzemelerle birleşince klasik pizzadaki tadı alamıyorsunuz. Hamurumsu olabiliyor tadı. Eğer elinizde daha çeşnili eriyebilen bir peynir türü varsa kesinlikle ondan yapın kaşar yerine. Lezzeti çok farkediyor.


      Malzemeler:

      • 4 su bardağı un
      • 1/2 paket yaşmaya
      • Yaklaşık 100 gram kadar erimiş margarin
      • 1 su bardağı ılık su
      • 1/2 su bardağı ılık süt
      • 2,5 tatlı kaşığı tuz
      İç Harcı için:
      • İstediğiniz malzemeyi kullanabilirsiniz.Ben, 3 küçük salatalık turşusu, 3 domates, 5 diş sarımsak, 1/2 su bardağı çekirdeği çıkarılmış zeytin, sucuk, 1 su bardağı kaşar kullandım.
      Üzeri İçin:
      • Yumurta sarısı, susam, çörekotu.(Kullanmayabilirsiniz tabi)

      Yapılışı:
      1. Yaşmayayı bir kaseye al, üzerine tuz ekle, su ve sütü koy erit. Erimiş margarini ve unu ekle, hamur yoğur. (Hamuru tezgaha at, altına biraz un serp tekrar yoğur.)
      2. Hamurun üzerine ört. Bu esnada iç harcını hazırlamaya başla. Domateslerin kabuğunu soy, küp küp doğra. Az yağda kavurmaya başla. Üzerine sarımsakları doğra. Biraz yumuşasınlar. Diğer malzemeleri hazırla.
      3. Hamuru ikiye böl. Birini aç. Resimdeki kalıklıkta aç. Ortasına hazırladığın domatesli harçtan sür. Üzerine sırasıyla, sucuk, turşu, zeytin ve kaşar koy. Kenarlarını kafes poğaça gibi ortadan kenara doğru kes. Resimdeki gibi bir ordan bir diğer taraftan katlayarak kapat. Altına yağlı kağıt serdiğimiz tepsiye al. Mayalanmaya bırak. (Ben fırınımdaki yoğurt yapma programında mayalanmaya bırakıyorum.)
      4. Diğer hamuru ikiye böl. Biri büyük diğeri daha küçük olsun. Tart kalıbın içine yağlı kağıt koy. Hamurun büyük olanını aç. Bu kalıba yerleştir. Diğer hamurda yaptığımız sırayı burada da takip et. Ayırdığımız küçük hamuru aç ve bu hamurla pizzanın üstünü kapat. Mayalanması için kenara al.
      5. Hamur kabarınca (mayalanınca) üzerine yumurta sarısı sür, susam ve çörekotu da serpebilirsin.
      6. 180 derecede pişir. İçini almasını sağla. Afiyet olsun...
                   
      Ben bu tarifimi her zamanki gibi 74. Porselen Demlik Çay Saati Etkinliği için ardaşım PaSaSofraM 'a ve Çay Kahve Bahane Etkinliği ev sahibesi Pastaeli 'ne gönderiyorum. Kolay gelsin arkadaşlar...

      Eternity Ev Yaşam Gereçleri

      Merhabalar Blogcanlarımmm,

      Bugün sizleri yeni oyuncaklarımla tanıştıracağım:) Sevgili Benan Hanım'dan gelen bir maille tanıştım bu bahar bahar tencerelerle ... İnsanın içini açıyor resmen değil mi ? :) Biran önce sizlere nefissss yemekler pişirmek için heyecanlanıyorum doğrusu... Hatta siz bu postu okurken ben dayanamıyıp, terliklerimi topuklarıma vura vura mutfağa gidiyor olacağım:))))


      http://www.guzelis.com.tr/ Bu siteye uğramadıysanız eğer muhakkak bir ziyaret edin derim...
      Eminim sizin de mutfağınıza ve gönlünüze renk katacak ve  "işte bu bebek benim olmalı "diyeceğiniz ürünler vardır mutlaka:))) Hepsi şıkır şıkır ,karar vermeniz zor olacak bilesiniz:) 


      Yeni tencerelerimle yepyeni tariflerde görüşmek üzere:)

      SEVGİ DOLU ÖPÜCÜKLER


      Kivi Jöleli Muhallebi

      Herkese iyi haftalar. Dün 23 Nisan'dı . Herkesin egemenlik ve çocuk bayramını kutluyorum. İnşallah 10 sene sonrada kutlayabiliriz :((

      Hem çok pratik hem de son derece lezzetli bir tarifle karşınızdayım. Görüntü de çok şık. Tavsiye ederim.

      Malzemeler:
      • 1 paket kivili jöle
      • 2-3 adet kivi
      • muhallebisi için 1 litre süt, 1 su bardağı un, 1 su bardağı şeker ve 1 paket kremşanti (ikili paketin sadece 1 tanesi)
      Yapılışı:
      1. Öncelikle muhallebiyi pişirin. 1 litre süt, şeker ve unu karıştırarak muhallebi yapın. İsterseniz 1 adet yumurta koyabilirsiniz. Piştikten sonra ocaktan indirin ve içine kremşantiyi toz halde döküp, içine el blandırı daldırın. El blandırı ile 5 dk. mikserle en azn 10 dk. çırpın. Buzdolabında soğutun. Muhallebi soğumadan üstüne jöle dökmeyin.
      2. Muhallebi soğudukran sonra üstüne halka halka doğradığınız kivileri dizin. Jöleyi paketin arkasındaki tarife göre yapın. İyice ılınınca kivilerin üstüne dökün. Buzdolabında jöle sertleşip soğuyuncaya kadar bekletin.

      Kuzey'in Havuçlu Keki

      İmkan olsa çerçeveleyip duvara asacaktım ;)

      Bilin bakalım bu keki kim yaptı?
      Benim yakışıklı oğlum kolları sıvadı ve kek yaptı.
      Etrafı biraz kek yaptık ama çok eğlendik.
      Kırk yıllık usta gibi, kendinden emin hareketler...
      Kek pişerken daha fazla bekleyemedim, oğlumu yedim.

      Malzemeler
      3 yumurta
      1,5 su bardağı şeker
      1 su bardağı süt
      3/4 su bardağı sıvıyağ (bir su bardağından iki parmak eksik) 
      1 su bardağı rendelenmiş havuç (rendenin ince tarafıyla)
      2 su bardağı un
      1 çay bardağı hindistan cevizi
      1 çay bardağı ceviz
      1 çay kaşığı tarçın
      1 paket vanilya
      1 paket kabartma tozu
      Oğlumun isteği üzerine bir tutam tuz (tuz kavanozu önünde olunca)

      Hazırlanışı

      Sandalyenin üzerindeki ustayı bırakıp gidemeyeceğiniz için tüm malzemeleri tezgahın üzerine hazırlayacaksınız. 
      Daha sonra sandalyeyi tezgaha iyice yaklaştırıp ustayı rahat ettireceksiniz.  
      Yumurtaları kırarken "ben de" tacizlerine kapılmayıp eline çırpıcıyı verip kandırmak gerekiyor. Daha sonra şekeri de ekleyip, çırpıcı ile yumurta sarılarına saldırısını izleyeceksiniz. Elini tutup destek vermek istediğinizde "yok anne, men (ben)" kavgaları yapıp, kek hamuru ile boğuşmasını izleyeceksiniz.
      Süt ve yağı içine katacaksınız. Dikkat edin kıvam yumuşayınca hareketler serileşiyor ve sağa sola daha çok sıçrıyor.
      Havuç, hindistan cevizi ve tarçını karıştırarak ekliyoruz. Daha sonra un, kabartma tozu, ve vanilyayı ekleyerek, iyice çırpılacak ve ceviz eklenecek.
      Bu arada küçük beye laf yetiştirilecek...

      sağ el yorulunca sol el ile çırpılacak, ama anneye taviz verilmeyecek...

      Sizin 10 dakikada yapacağınız iş için başında 45 dakika bekleyecek ve sonrasında da uzun bir temizlik yapacaksınız.
      Ama oğlunuzun bu işten haz aldığını görerek mutlu olacaksınız. 
      Keki pişirmek gerektiği konusunda uzun diller döküp zar zor teslim alacaksınız.
      Keki yağlanmış kek kalıbına alıp 180 derece fırında pişireceksiniz.
      İnanın bana tadına bakmadan bile çok lezzetli...
      "men, men yaptım" gururlanmasını seyretmeye değer...


      Afiyet olsun...

      Kuzey'e sormadım(!) ama Porselen Demlik Çay Saati etkinliği için PaSaSofraM' a ve Çay Kahve Bahane Etkinliği için Pastaeli'ye gönderiyorum.
      Kolay gelsin arkadaşlar...