0



Yine epeydir yazamadım... Ama sebeplerim var! Kısacık tatilde, anne-baba evini ziyaret amaçlı kısacık bir mola verdim İstanbul telaşlarına... Ege'ye yolculuk güzeldi.. Keşke daha uzun olabilseydi! Rüya gibi geçip bitiverdi her güzel şey gibi.

Yine de şarkıda dediği gibi "annemin sesiyle güne uyanmak", pırıl pırıl güneşli bir mutfakta çay demlemek, kurabiye pişirmek, uzun uzun kahvaltılar etmek, akşam çorbaları kaynatmak, uzun zamandır görüşülememiş akrabaları görmek, büyümüş kuzen çocuklarını sevmek, çoğu hızla geçen zamana dair kısacık bayram sohbetleri etmek, uzatılan bayram çikolatalarını, ikram edilen tatlıları geri çeviremeyip bünyeye uzunca bir müddet yetecek kadar şeker depolamak, akşamları küçük odamda uyumak güzeldi...

Annemin sandıklarını da açtık üstelik!
neler çıkmadı ki...
Rahmetli anneannemin emektar (ve hala çok sağlam!) AEG mikserinden tutun da, Buldan kumaşından eski masa örtülerine, el örgüsü mutfak önlüklerinden yolluklara, fonksiyonel mutfak gereçlerinden gümüş pasta takımlarına kadar! Çoğu annem tarafından kullanılmaya kıyılamadığı için ve bir gün kızlara devredilmek üzere saklanmış.. Annem devir teslim sırasında "sen benim gibi yapma kızım, kullan herşeyi" dedi. Ben de seve seve kullanmak için ona söz verdim. Hem kimbilir, belki eşyalarla birlikte becerikli ellerinden bir büyü de geçer bana!

Gelelim bu hafif mi hafif tiramisuya...
Aslında tarifi bayram tatilinde yayınlayıp sizlerle bu pasta vesilesiyle bayramlaşmak istemiştim, hatta fotoğrafları CD'ye kaydedip yanıma bile almıştım ama fırsat olmadı. Beni hoşgörmenizi rica etsem ve bir dilim tiramisu ile geçmiş bayramınızı kutlasam olur mu?

Tiramisu aslında çoğu kişinin bildiği ve çok sevdiği bir İtalyan tatlısı. Benim yaptığım gibi kekle yapılan pastamsı versiyonları da var ama orjinali kedidiliyle yapılan bir tatlı. Tercihe ve imkana göre farklı peynirler kullanılabiliyor ve alkol eklenebiliyor olsa da, olmazsa olmazı kahve ve kakaonun muhteşem uyumu. Dolayısıyla özellikle kahveseverler için vazgeçilmez bir lezzet.

Vereceğim tarifi Dr. Yasemin Bradley'in hafif tariflerinden birinden uyguladım. Yağ oranı çok düşük, şekeri oldukça az, diğer taraftan kahve, kakao ve kanyak üçlüsünün verdiği yoğun aroma ile lezzeti bir harika. Kanyak yerine acıbadem likörü kullanabilirsiniz, eminim çok daha lezzetli olur. Miktarları da kendi damak zevkinize göre değiştirebilirsiniz.

Malzemeler:

- 2 katlı hazır kakaolu kek
- 1,5 yemek kaşığı granül kahve
- 1/2 çay bardağı kanyak (veya acıbadem likörü)
- 3 yemek kaşığı esmer şeker
- 1 çay bardağı sıcak su
- 200 ml yağsız süt
- 2 yumurta sarısı
- 1 yemek kaşığı un
- 1 kutu light labne peyniri
- Üzeri için kakao

Yapılışı:

1. İki katlı keki ayırın. Bir katını servis yapacağınız düz büyük bir pasta tabağına yerleştirin.

2. Büyükçe bir kasede kahve, kanyak ve 1 kaşık şekerle sıcak suyu karıştırın, soğumaya bırakın. İyice soğuyunca az bir miktarını ayırıp kalanıyla kekin iki parçasını da ıslatın.

3. Diğer tarafta ufak bir tencerede süt, un, yumurta sarıları ve kalan 2 kaşık şekeri karıştırarak orta ateşte muhallebi gibi pişirin. Karışım biraz ılıdıktan sonra içine labne peynirini ekleyip çırparak iyice karıştırın.

4. Servis tabağındaki kek parçası üzerine muhallebinin yarısını dökün ve yayın. Kekin diğer yarısını üzerine kapatın. Ayırdığınız kahveli karışımı kekin üzerine gezdirip muhallebinin kalanı ile tamamen kaplayın. Spatulayla üzerini düzleştirin.

5. Hazırladığınız tiramisuyu buzdolabında en az 4-5 saat dinlendirin. Servisten hemen önce ince telli bir süzgecin üzerinden bolca kakao serperek tamamen kaplayın. Dilerseniz kakaoyu servis tabağına aldığınız dilimlerin üzerine de serpebilirsiniz.


Bir dilim tiramisu ile kahve keyfi güzeldir...
Her zaman iyi gelir!

Yorum Gönder

 
Top