0

Dün gece kilitlendiğim için ancak bu fotoğrafı koyabilmiştim...
... şimdi -sabaha karşı- belki birkaç sözcük yazabilirim.
ama anlatamam ki size o atmosferi...

... gözyaşlarını gizlemek için siyah gözlüklerinin ardına gizlenen, "ışık ve sevgiyle sevecenler" diyerek bize kollarını açan, önümüzde eğilen, anılarımızın tozlarını usulca alan, ruhlarımıza dokunan, aslında ruhlarımızın tam içine bakan o büyük, o kocaman "ışıkadam"ı, o dervişi nasıl anlatayım..

"bu yakınlarda doğumgünü olanlar için" diyerek, "mumları üfle bir dilim kes hayattan" dizeleriyle beni en sonunda ağlatışını..

... tam "bitti işte, bir tek cennet ilahisi söylemeden gidiyor!" diye üzülürken sahneye semazenlerin çıkışını, beyaz güvercinlerin geceye uçuşunu, "aşk kapıları"nın usulca açılışını nasıl anlatayım...

yaşadığım en güzel, en yalnız, en kalabalık doğumgünü gecesiydi......

Yorum Gönder

 
Top