Bugünlerde ardı ardına elime geçen, ve halen başucumda duran iki güzel kitap ve dergiden sizleri haberdar etmek istedim. Henüz üçünü de çok detaylı inceleyemedim ama zaten yavaş yavaş okumak, tadını çıkarmak istiyorum!
İlk haber sevgili Arzu Aygen ve annesi Ülfet Aygen'in birlikte hazırladıkları "Beyaz Unsuz Şekersiz Hamur İşleri". Arzu hanım kitabın hazırlıkları sırasında bana bir mail göndermiş ve hazırlamakta oldukları kitaplarında nohut mayalı ekmek tarifimi kullanmak için izin istemişti. Kitabın çıktığı haberini aldığımda önce doğal ve sağlıklı malzemelerle yapılan tarifleri içeren bir kitabın daha mutfak kitaplarımız arasına katılacağına çok sevindim, daha sonra Arzu hanım kitabı bana gönderdiğinde ve içinde ekmek tarifimizi gördüğümde daha da mutlu oldum, çünkü bu nohut mayalı ekmeğin bir kitap sayfalarında kalıcı olması anlamına da geliyordu. Bu düşüncemi kendisine ilettiğimde o da kitabın böyle değerli şeylerin unutulmaması gibi bir işlevi olmasını ümit ettiklerini söyledi. Arzu hanımın neden böyle bir çalışma yaptıklarına dair açıklamasını da buraya aktarmak istiyorum:
"Etrafımızda kirlilik, stres, radyasyon, elektromanyetik dalgalar gibi olumsuzluklar gittikçe artmaya başladı. Bunun sonucunda daha fazla insanın ciddi hastalıklara yakalandığına şahit oluyoruz. Dış dünyadaki bu olumsuzlukları bireysel çabalarla çözmek mümkün değil ama yapabileceğimiz çok önemli birşey var... doğru gıdalarla beslenmek... özellikle çocukları küçük yaşta doğru gıdalarla kurtarmak çok önemli. Parfümlü-boyalı ama besleyici açıdan yetersiz, hatta zararlı şeyler yerine 'gerçek' gıdalarla beslenilsin istiyoruz. İnşallah buna bir katkımız olur..."
Kitap; beyaz un, şeker, sofra tuzu ve tabi diğer katkı maddeleri kullanılmaksızın yapılan ekmek, pide, poğaça, börek, kek, kurabiye gibi 100 sağlıklı tarif içeriyor. Bana en çok cazip gelenler ise tabi ki kek ve kurabiyeler! Birkaç deneme yaptıktan sonra sonuçları paylaşacağım.. (denemeler için sabırsızlanıyorum!)
Bir diğer kitap, epey süre önce sipariş ettiğim ve nihayet elime ulaşan, Deniz Gürsoy'un "Aşkın İlacı Çikolata" kitabı. Öncelikle canımı çok sıkan bir konuyu paylaşmak istiyorum: Ben kitaplarımı Dharma'dan alıyorum daima, hiçbir problem de çıkmıyor, ama bu kitabı orada bulamayınca bu kez hepsiburada'ya sipariş verdim. Bununla birlikte 3 CD ve 1 kitap daha istemiştim. Günler süren beklemenin ardından önce diğer kitap ve 1 CD geldi, ardından yine günler sonra bu kitabı gönderdiler ve diğer 2 CD'nin ücretini iade ettiler. Bütün bunların toplamı yaklaşık 1 ay gibi bir zaman aldı, siteye devamlı mesaj bırakmak zorunda kaldım ve bana defalarca yalan söylendi ya da geçiştirildim, "2 gün içerisinde kargo edilecektir" cümlesini kaç kez okudum bilmiyorum! Herşey bir yana, çok acil ya da hediye gidecek bir sipariş de olabilirdi bu... (Kitapçı gezip, kitapları koklayıp karıştırıp keyfinizce alışveriş yapabiliyorsanız kıymetini biliniz:)
Gelelim Deniz Gürsoy'un nefis kitabına! Yeni bir kitap sayılmaz gerçi ama ben ancak alabildim. Sevdiği yiyecek ve içeceklerin kültür tarihi içindeki serüvenlerini okumaktan hoşlananlardansanız, ve tabi bir çikolataseverseniz çoktan kitaplığınıza eklemiş olmalısınız. Eklemediyseniz de bu kitabı kendinize (ve hatta çikolata sevdiğini bildiğiniz, sevdiğiniz kişilere) hediye edebilirsiniz! Kitap; kapağıyla, içindeki fotoğraflarla, tariflerle feci iştah açıcı, hele de iflah olmaz çikolata bağımlıları için! Ben bu kitabı geniş bir zamanımda ve yanıma bolca çikolata alarak okumayı düşünüyorum:) Tabi sonra da içindeki çikolatalı tarifleri denemeye başlayacağım!
Son olarak, Git'in 9. sayısı çıktı..
Bu sayıda benim çok uzun süredir yazmak istediğim bir yazım var. Ege'nin otlarını ve ot yemeklerini yazdım; elbette bizim yöremizdeki pazarlarda en çok bulunanlardan, mutfağımızda en çok pişenlerden, en çok sevdiklerimizden-yediklerimizden yola çıkarak... Yoksa Ege'de yetişen ve yemeği yapılan otların tümünü anlatmaya ne Git'in sayfaları yeterdi ne de benim bilgi ve deneyimim.. O yüzden yazının okuyanlara herşeyden önce keyif vermesini umuyorum, birkaç küçük bilgi ve fikir de verebilirse ne mutlu bana!
Afiyetle, keyifli okumalar...
Yorum Gönder