Herhalde hiçbir tarifin ismini bu kadar düşünmemişimdir!
Önce "sebzeli mercimek çorbası" dedim, sonra baktım içinde mercimekten çok sebze var, "mercimekli sebze çorbası" olsun bari diye düşündüm. En sonunda -annemin "kavanozdaki domatesin hepsini mi kullandın sen?" yorumunu da hatırlayarak- en çok kullandığım sebzenin domates olması sebebiyle "mercimekli sebzeli domates çorbası" demeye karar verdim!
Kıştan çıkarken bir çorba tarifi daha paylaşmak istiyordum, o da bu oldu. Gerçi belli de olmaz, yazın bizim evde fazla aranmasa da ben çok sevdiğim için yine çorba pişirebilirim:) Benim gibi başka çorbaseverlerin de olduğunu, özellikle diyet yapanların çoğu kez hafif bir akşam yemeği adına bir tabak salata ve bir dilim ekmek eşliğinde çorba yemeyi (içmeyi:) tercih ettiklerini biliyorum, o yüzden tarifi hemen yazmak istedim.
Çorbayı 3 gün önce yapmıştım. Son 2 gündür de, bu kez diyet nedeniyle değil ama sürmekte olan ufak bir tedavim nedeniyle fena halde acıyan gariban dişetlerim yüzünden akşamları ısıtıp ısıtıp yiyorum (içiyorum diyeceğim ama ben çorbayı içmem ki? yerim:) İyi geliyor gerçekten..
Tek başına bile doyurucu olduğunu söyleyebilirim. Nüfusunuz azsa ve vakit sorununuz varsa benim gibi bir önceki akşamdan yapabilir, sonraki birkaç gün boyunca afiyetle yiyebilirsiniz. Vereceğim ölçülerle yaklaşık 10 kase çorba elde ediliyor.
Hemen hemen yağsız bir çorba bu, ancak yağsız olduğu hissedilmiyor kesinlikle, yani lezzeti yerinde:) İçindeki sebzeler düşünülürse çok vitaminli, süzülmediği için de bolca posalı. Sebze yemeyen çocuklara bile yedirilebilir belki.. Gerçi limondan dolayı ekşi bir çorba aynı zamanda, çocuklar ekşi sever mi bilmem? :) Siz ekşi koymayabilirsiniz tabi. İlk tattığımda yine deneysel takıldığım için tek başıma bitirmek zorunda kalacağım çorbalardan olduğunu düşündüm açıkçası, ama annem hiç ummadığım kadar beğendi, Sevim de öyle! Benim endişemin nedeni kerevizin tadının hissedilir olmasıydı. Kerevizi kesinlikle sevmiyorsanız çorbada olunca hissedilmez diyemeyeceğim, bu durumda denemeyin. Ama kerevizle düşman kardeşler değilseniz bu çok faydalı çorbayı denemenizi tavsiye ederim! Bir diğer tavsiyem, gerçekten lezzetli domatesler bulabiliyorsanız onlarla yapın, yok bulamayacaksanız ya güneşte kızarmış gerçek domatesler çıkana dek bekleyin ya da konserve domates (mümkünse ev yapımı) kullanın. Ama lütfen mevsimsiz sebzeler yemeyin / yedirmeyin!
Malzemeler:
- 1 su bardağı kırmızı mercimek
- 3 büyük domates (ya da bir komposto kasesini dolduracak kadar konserve)
- 1 orta boy soğan
- 2 küçük kereviz (hem başı, hem dal ve yaprakları)
- 1 orta boy havuç
- 1 yemek kaşığı domates salçası
- 1 yemek kaşığı zeytinyağı
- 1/2 limonun suyu
- 1/2 çay kaşığı karabiber
- 1 tatlı kaşığı deniz tuzu
- Yaklaşık 8 bardak su
Yapılışı:
1. Kerevizleri, soğan ve havucu temizledikten sonra rondoda parçalayın. Zaten çorba pişince püre haline getireceğiniz için ilk etapta parçalamanız daha kolay pişmelerini sağlar. Hazırladığınız sebzeleri derin bir tencereye alıp üzerlerine yağı ekleyin, kapağını kapatarak sebzeler biraz yumuşayana dek orta ısıda pişirin (arada bakıp karıştırın ki yağı az olduğu için dibi tutmasın).
2. Domatesleri ve mercimeği sebzelere ekleyin. Salçayı da koyup karıştırın. Üzerlerine suyu ekleyin (ben suyu yazacağım için ölçerek koydum ama siz çorbanızın yoğunluğuna göre tabi ki azaltabilir veya çoğaltabilirsiniz). Su kaynadıktan sonra ocağı kısarak yaklaşık yarım saat pişirin.
3. Pişen çorbanın altını kapatın, blender veya robottan geçirin. Tekrar ateşe alarak limon suyu, tuz ve karabiberi ekleyin, birkaç dk daha kaynattıktan sonra ocaktan alın.
Yanına kızarmış ev ekmeği çok güzel gider. Dişetleriniz sağlamsa daha da güzel gider. Üste bir porsiyon da bakliyat yedik mi günlük besin ihtiyacımız tamamdır:)
Yorum Gönder