0



Kendime gelmem uzun sürdü...
Hala da tam gelmiş sayılmam ama yaşamak için yemek de lazım:) Sonunda günler sonra mutfağa girdim ve birkaç şey pişirdim. Bunlardan çok sevdiğim çavdar ekmeğini paylaşmak istiyorum.

Çavdar ekmeğini seviyorum, çünkü hem kepekli ekmeğe göre çok daha lezzetli, hem de kan şekerini dengeleyici bir özelliği var. İçeriğinde B2, B6, B12 ve C vitaminleri ile demir, kalsiyum, niasin, folik asit ve çinko bulunan çavdar ekmeğinin lif içeriği de oldukça yüksek.. Yeterli lif alındığında sindirim sisteminin düzenli çalıştığı artık herkesçe biliniyor. Ama çavdar ekmeğinin faydaları bunlarla sınırlı değil.. Vücuttaki toksinleri atmaya, damar sertliğini önlemeye, kolesterolü ve yüksek tansiyonu düşürmeye yardımcı olduğu gibi, kalp krizi riskini azalttığı da biliniyor.

Ekmeğin yapımında kullandığım undan da bahsetmek istiyorum. Bu kez Karahan Un'un organik çavdar ununu denedim. Firma yetkilisi Özlem Hanım'la geçenlerde bir yazışmamız olmuş, ardından da organik unlarını denemem için bir paket göndermişlerdi. Paketten çıkan unları görünce hemen denemek için sabırsızlanmıştım ama buzlukta epeyce ekmek stoğum olduğundan ertelemek zorunda kalmıştım. Daha önce ekolojik pazardan aynı markanın tam buğday ununu alıp denemiştim gerçi, yani bildiğim bir markaydı ancak bu kadar çok çeşitleri olduğunu bilmiyordum. Özellikle daha önce hiçbir yerde görmediğim organik buğday unu (beyaz un) oldukça şaşırttı beni. Bildiğimiz beyaz unlar kadar beyaz (!) değil, ancak hem rafine edilmiş hem de organik olması hamur işlerinde gönül rahatlığıyla kullanılabilmesi için yeterli.. Ben ilk olarak yaptığım bir kekte kullandım ve oldukça güzel sonuç aldım. Ekmeklik buğday ununu da ilk fırsatta deneyeceğim, muhtemelen bu haftasonunun kahvaltısı için:)


Karahan Un'un tüm çeşitlerinin yakında büyük marketlerde bulunabileceğini ekleyip tarife geçmek istiyorum. Ekmeğin tarifi bir başka sevdiğim un markasının, Doygun'un yeni ürünü yulaflı unun paketinden.. Doğruyu söylemek gerekirse Doygun'un tam buğday ununu oldukça beğensem de yulaflı unundan memnun kalmadım. İçinde oldukça fazla miktarda kabuk vardı ve bunları farketmiş olduğum halde unu elemediğime sonradan (yaptığım çörekleri yerken) pişman oldum! Belki bir üretim hatasıdır diye düşünmek istiyorum, zira unu bu haliyle tüketmek mümkün değil..

Yazacağım ölçülerle orta boy bir ekmek elde edilebiliyor. Kabuğu sert, içi oldukça tok bir ekmek oluyor, hani bir dilimi doyuranlardan.. Bu tür ekmekleri ve çavdarın lezzetini seviyorsanız denemenizi ve tadını daha çok alabilmek için kızartarak tüketmenizi tavsiye ederim.

Malzemeler:

- 1 su bardağı ılık yağsız süt
- 1/2 su bardağı ılık su
- 3 tatlı kaşığı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı deniz tuzu
- 1 küp yaş maya
- 2 yemek kaşığı zeytinyağı
- 1 yemek kaşığı sirke
- Aldığı kadar çavdar unu (yaklaşık 5 bardak)


Yapılışı:

1. Süt, su, şeker ve mayayı çukur bir kasede karıştırıp eritin.

2. Yoğurma kabına 3 su bardağı un koyun, ortasını açıp kenarlarına tuzu serpin. Ortasına da mayalı karışımı boşaltın.

3. Hamuru yoğururken zeytinyağını ve sirkeyi ekleyin. Kıvama gelinceye kadar un ekleyebilirsiniz ancak hamurun elinizden tamamen ayrılmasını beklemeyin, hafifçe ele yapışan ama sertçe bir hamur oluyor.

4. Hamurun üzerini örtüp oda sıcaklığında 1 saat mayalandırın. Süre sonuna doğru fırınınızı 200 dereceye getirip ısıtmaya başlayın.

5. Mayalanan ekmeğinize şekil verip yağlı kağıt serili tepsiye alın. Üzerine bıçakla derin çizikler atabilir, dilerseniz susam, çörekotu vb. serpebilirsiniz. Isınmış fırının bir köşesine bir kase içinde kaynar su koyun ve ekmeği fırına sürün. Kabuğu iyice kızarıncaya kadar pişirin.



Bu ekmeğin bana tek zararı dilimlerken elimi kesmem oldu, birkaç gün sargılı parmakla gezdim:) Aman dikkat, siz avucunuz yerine kesme tahtasını kullanın!

Yorum Gönder

 
Top