0


                                                   Limon Ağacı Hikayesi
              Bir bahçede iki limon ağacı varmış. Bu limon ağaçlarından birisi oldukça heybetli, diğeri ise nispeten daha küçükmüş. Sahibi büyük olan ağaca daha çok limon yapıyor diye daha güzel bakarmış. Bolca sular ve çapalarmış. Halbuki küçük limon ağacına ise zoraki yapar, birinde sulasa bir diğerini "Nasılsa kuruyacak, boş yere uğraşmanın gereği yok." dermiş.
             Bir gün uzak diyarlardan birinden çok güzel çiçek tohumları, rüzgara takılmış , limon ağaçlarının olduğu bahçeye gelmiş. Heryer parsellendiği için sadece limon ağaçlarının dibinde boş toprak varmış. Önce büyük ağaca gitmişler, toprağa düşüp, çiçek açmaları için onun dibinde yer istemişler. Ama büyük ağaç, büyüklüğünün ona verdiği kibirle, onları reddetmiş.
             Küçük ağaç ise, kendi rızkını verenin onun kurumasını istemezse kurumayacağını düşünürek, bu yeni misafirleri kabul etmiş. Böylece kısa sürede toprağa düşen çiçek tohumları rengarenk, mis kokulu çiçekler oluvermişler. Sahibi ise bir gün bahçeye geldiğinde bakmış bu güzel kokuların geldiği yöne. Güzel çiçekleri görünce içi gitmiş. Her gün gelip bu çiçekleri sulamaya ve en iyi gübrelerle beslemeye başlamış.
             Böylece bizim cılız limon ağacı çiçeklerin sayesine iyice beslenmiş, ta dipteki köklerine kadar güçlenmiş. Kısa sürede bahçenin en büyük ve heybetli ağacı oluvermiş...  

           
               Hikayemizdeki gibi, birbirine yardımcı olarak büyüyen, gelişen dostlar ve dostluklar bulmak dileğiyle Hayırlı Cumalar Herkese... Cumanın bereketi üzerinize olsun inşallah.
               Limon ağaçlarının hikayesine benzemez ama ben de günün anlam ve önemine riayeten, arkadaşım için yaptığım çilek şerbetini paylaşacağım bugün. 
              Doğum yapan komşumdan bahsetmiştim sizlere. İşte o arkadaşımın ikiz bebekleri oldu. Sütü yetmez endişesiyle evde 1 kg çilekten yaptım bu şerbeti. Sütü artırmak için yapılan bir şerbet. Ama açıkçası ben bu şerbeti içince, kendim de evde, çocuklar için yapmaya karar verdim. Gerçekten çok güzel. Ben her ihtimale karşı içine karanfil koymadım, ama lohusa şerbetinde olduğu gibi o da eklenebilir. Sadece kök tarçın kullandım, arkadaşım da beğendi tadını. Denemek isteyen olursa, tam da mevsimi gelmişken serin serin ne hoş olur...


Malzemeler:
  • 1 kg çilek
  • 2 kg içilebilir su
  • 1 büyükçe su bardağı şeker
  • 1 kabuk tarçın
  • İsteğe göre 3-4 tane karanfil(Ben koymadım)

Yapılışı:
  1. Çilekler yıkanıp temizlenir tenceyere su ile birlikte konur.
  2. Su kaynamaya başlayınca içine tarçın ilave edilir.Karanfil koyacaksanız bu esnada koymalısınız.
  3. Çileklerin rengi beyazlaşıncaya kadar kaynamaya devam edilir.
  4. Çilekler beyazlayınca şekeri ilave edilir. Bir miktar da bu şekilde kaynatılarak. Süzgece alınır.
  5. Cam bir sürahiye soğuması için bırakılıp, soğuyunca içime uygun hale gelir. Afiyet Olsun...

Yorum Gönder

 
Top