.. canınız salep istiyorsa ve tanımadığınız bir pastanedeyseniz muhtemelen siz de benim gibi sorarsınız: "salebiniz gerçek mi?" Aldığınız yanıttan ve garsonun yüz ifadesinden gerçek olup olmadığını zaten anlarsınız. Emin olamazsanız da hemen kahve seçeneklerine yönelirsiniz, zira suyla pişirilen hazır salep karışımlarının aynı lezzeti kesinlikle vermediğini bilirsiniz.
Hayatımda içtiğim en güzel salep yukarıda fotoğrafı görülen, annem tarafından pişirilmiş saleptir. Dondurmaları ve tatlılarıyla ünlü pastanelerde de salep içtim, çok da beğendim, bizim ev yapımı salebimizden bir farkları yoktu:) Diyeceğim odur ki, evinizde de yapabilirsiniz aynı lezzette salep. Tek yapmanız gereken en yakınınızdaki aktara uğramak ve birazcık saf salep almak. Birazcık diyorum çünkü hem pahalıdır hem de zaten çok az miktarda kullanılır. Annem örneğin 50 gram kadar alır, bu miktarı yaklaşık 5 defa kullanır.
(Şimdi telefon ettim, annem 10 gram saf salebin 1 YTL olduğunu söyledi, aktarlarda saf olmayan salep karışımı da satılabildiğinden özellikle veriyorum fiyatını, daha ucuz olursa şüphelenin diye)
Evde saf salep yapmak için
1 tepeleme tatlı kaşığı salep ve 1 tepeleme tatlı kaşığı nişastayı (herhangi bir türü olur), biraz şekerle birlikte küçük bir kasede karıştırın. Biraz ılık süt ile ezerek bulamaç haline getirin. Bir yandan ocakta 2 litre süt kaynatın. Kaynayan süte hazırladığınız karışımı yavaş yavaş ekleyerek bir yandan çırpın. Tadına bakarak dilediğiniz kadar şeker ekleyin, kısık ateşte yarım saat kadar kaynattıktan sonra ocaktan almaya yakın 2 paket vanilya ekleyin. Hepsi bu kadar! En sevdiğiniz kupanıza doldurup bol tarçın ilavesiyle yudumlayabilirsiniz artık.Bize 1 litre süt yeter derseniz, tatlı kaşığı yerine çay kaşığı ölçüsünü kullanın. Annem genellikle fazla yapıp, kalanı soğuyunca buzdolabına kaldırır. Sonraki birkaç gün boyunca da her defasında içeceğimiz kadarını ısıtarak içmeye devam ederiz.
Karabiberin ağaçta yetiştiğini öğrendiğimde şaşırdığım gibi salepin de bir cins orkidenin yumrularından elde edildiğini öğrendiğimde çok şaşırmıştım. Sonra o güzel bitkinin doğada gittikçe azalmakta olduğunu ve bir müddet sonra yokolabileceğini öğrendim. O zamandan beri salep içerken içim burkuluyor açıkçası...
Bir kupa bol tarçınlı salepin yanında birşey aranmaz gerçi ama yukarıdaki fotoğraf şımarılmış bir anda çekildi :) Eee, yanındaki hindistan cevizlilerin tarifini paylaşmak da şart oldu! Tarifi annem bir misafirlikte yiyip çok beğendiği için not etmiş defterine. Mutlaka denemem için ısrar edince sırada bekleyen kurabiye tarifleri arasından öne aldım. Gerçekten çok lezzetli oldular!
Malzemeler
- 250 g tereyağı / margarin
- 6 yemek kaşığı pudra şekeri
- 2 adet yumurta (sarısı-akı ayrı)
- 4 yemek kaşığı hindistan cevizi
- 3,5 - 4 su bardağı un (yaklaşık)
- 1 paket kabartma tozu
- Üzeri için bir kase hindistan cevizi
- Eritilip soğutulmuş yağ ile pudra şekerini mikserle iyice çırpın.
- Yumurta sarılarını ve hindistan cevizini ekleyip çırpmaya devam edin.
- Mikseri çıkartıp, elenmiş un ve kabartma tozunu karışıma yavaş yavaş ekleyerek yoğurun. Elinize yapışmayan biraz sertçe bir hamur yapın (yağ eritilmiş olduğundan fazla un almayacak gibi görünür ama yoğurmaya devam ederek un ekleyin).
- Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlayın, çırpılmış yumurta akına ve hindistan cevizine batırın.
- 170 derece önceden ısıtılmış fırında üzerleri hafif kızarıncaya kadar pişirin.
Yorum Gönder