Muharrem ayı ile yeni bir yıla başlamamız hasebiyle, koskoca bir yıl bitti ve önümüzde yepyeni bir yıl var. Ancak şu bir gerçek ki geçmiş yılları geride bırakıp yeni yıllara girerken, eskilerde yapmış olduğumuz hata ve kusurlarımızı yeni yıllarımıza ihraç etmeyelim. Allah’ın ayı diye tabir olunan şu yeni yılın ilk ayında hata ve kusurlarımızı bırakarak tövbe ve istiğfar kapısından Rabbımızın güzel yoluna iltica edelim. Muharremin onuncu gününde Aşure kaynatarak çevremize dağıtarak aramızda olması gereken sevgi ve kardeşlik duygularını genişleterek muhabbetimizin kuvvetlenmesine vesile olalım.
Allah Rasülü, bilhassa Muharrem ayının ilk on günü üzerinde durmuştur. Allah Rasülü bu günlere yapmış oldukları hayır ve hasenatlar ile ibadet ve taatla biz ümmetine örnek olmuştur. Allah Rasülü Muharrem ayında tutulan orucun faziletini şöyle beyan buyurmuşlardır. “ Ramazandan sonra en çok sevabı olan oruç, Muharremde tutulan oruçtur buyurmuşlardır.
Rabbimize şükürler olsun ki, Allah Rasülü’ nün bu sünneti seniyesini yerine getirenlerin sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Ancak bazı kardeşlerimiz bu orucu Muharremin onuncu günü yani Aşure günü tutmaktadırlar. Bu kesinlikle doğru değildir. Muharremin onuncu günü oruç tutmak isteyen bir gün önce başlasın yani Muharrem ayının 9. ve 10.günleri tutsun ya da muharrem ayının 10. ve 11.günleri tutsun veya Muharrem ayının 9.10. ve 11. günleri tutsun. Bakın Allah Rasülü : “ Siz dokuzuncu ve onuncu günü oruç tutarak, yahudilere karşı muhalefet gösteriniz. buyurmaktadır. Ayrıca biz ümmetine bu tutulacak olan oruç ile geçmiş bir senenin günahlarına kefaret olacağının müjdesini veriyor. Sevgili Peygamberimiz “Ondaki oruç, bir yıla kefarettir.”buyurmaktadırlar
Mehmet Emin YAĞMUR
İlahiyatçı-İktisatçı
Yorum Gönder