0
Yine pamuklara sarıldım...

Antalya

Belek'teydim hafta sonunda. Antalya'ya ilk ziyaretimin bu kadar güzel olacağını hayal bile etmemiştim! Keyif üstüne keyif, huzur, sakinlik, dinginlik ve birbirinden güzel lezzetler... Hepsi bir aradaydı. Sanırım bu kış biriktirdiğim ne kadar yorgunluk varsa, o kısacık sürede attım üzerimden.


Susesi, "su" temalı bir tatil cenneti. Göz alabildiğine masmavi sularla kaplı her yer. Villa suitlerin hemen önünden, yani odadan bile çıkmadan bu muhteşem havuza girilebiliyor. Öyle ki, denizi bile görmüyor gözü insanın... Ne animasyon var bu havuz civarında, ne de kendi isteğiniz dışında müzik... Sadece kulaçlarınızın sesini duyarak yüzüyorsunuz... Ve evet, asla çıkmak istemiyorsunuz. Hele dışarısı gölgede 35 dereceyken! Antalya'nın sıcağı dayanılır gibi değilmiş gerçekten. Sabahın erken saatinde bile yarım saatten fazla güneşlenmeye imkan yok.

Gelelim bu postun asıl konusuna, yani lezzetlere...

Susesi'ne Vedat Milor'un da gittiğini ve lezzetlerini övdüğünü öğrendikten sonra daha bir dikkat ettim açık büfeye. Gerçi görüntüsüyle bile dikkati çekiyordu zaten. Çeşit bolluğu ve kalitesi inanılmazdı.


Aşağıda ekmek büfesinin sadece bir kısmı var örneğin... Minik ekmeklere bayıldım, özellikle de domatesli acı biberli ekmeklere... (sağ üst köşede görülmekteler) Bunca lezzet arasında gidip de tost ekmeği kızartan turistlere ise içimden güldüm. Gerçi aynı turistler kahvaltıda da sadece sahanda yumurta ve jambon yemeyi tercih ettiler ya neyse!


Arkadaki duvara asılmış olan, bakliyat ve makarnalardan yapılan panolar çok hoşuma gitti.
Evlerin mutfaklarında da çok güzel durur diye düşündüm.

Künefe tarifi

Osmanlı-Türk mutfağı gecesinde künefe yapılıyordu restoranda. Rusların ne düşündüğünü sordum ustaya. "Anlam veremiyorlar!" dedi. Rakıyı da ilk kez tadanlar ve zorlukla yutanlar olmuş :)


İşte, şerbetli tatlı mı alsam sütlü tatlı mı ikileminde uzun süre yalpalamaya neden olan büfe... Ben tercihimi sütlüden yana kullandım. Ama sonuna kadar direnebildim mi? Hayır tabii ki. Ertesi gün bir porsiyon şerbetliyi indirdim mideye. Adil olmak lazım! Adalet çerçevesinde son yemekte de meyve tatlılarını denedim. Ayva, elma ve benim vazgeçilmezim kabak tatlıları... İnanılmaz ama gerçekten hepsi lezizdi. Bir açık büfede kalitenin bu kadar yüksek olduğuna ilk kez şahit oldum diyebilirim.

Tulumba tatlısı

Tulumba tatlısı benim çocukluğuma ait bir lezzettir. Annem sık sık yapardı. Zeytinyağında kızartırdı elbette.. Sadece annemin yaptığını zannettiğim diğer lezzetler gibi, sonradan dışarıda görünce ne şaşırmıştım!

Çikolatalı baklava

Çikolatalı baklava başka bir rüya...
Baklava hangi şekle girerse girsin yenir. Öyle değil mi?

Çikolatalı kestaneli pasta

Pastaların da hatırı kalmadı elbette. Çikolatalı kestaneli pasta. En favorim! Her doğum günümde yemek istediğim.

Kabak çiçeği dolması

Zeytinyağlı büfesinden kabak çiçeği dolması. Ayrıca vejetaryen ve diyet büfesi de vardı (bunca lezzetin arasında hala diyete devam edenler var mıydı bilmem:) Ama benim aklımı alan peynir büfesi oldu. Yükselen kolesterolümü bile düşünemedim o an. (Evet, sanırım yüksek kolesterolle tanışan tarihteki ilk vejetaryen benim. Bütün suç peynirlerde!) O çedar, rokfor, tulum, Ezine, eski kaşar, baharatlı, otlu ve marine peynirler gözümün önündeyken başka bir şey göremez, düşünemezdim. (Pazar kahvaltısında tabağımın yarısını peynirle doldurmuşum farkında bile olmadan!)

Portakal, bergamut, patlıcan, kabak ve turunç reçelleri

Reçel büfesi. Hepsi çok özeldi. Portakal, bergamut, patlıcan, kabak ve turunç reçelleri en özelleriydi benim için. Reçel koymalık minik kaseler yerine dondurma kapları vardı büfede, güzel bir fikir olarak bir kenara yazdım bunu.



Son olarak, sırf tatlı yediğim zannedilmesin diye doyumluk salata büfeleri...

Açık büfelerde tüketilmeyip ziyan olan yiyecekler için çok üzülüyorum ben. Hem emek verildiği, lezzetli oldukları için, hem de onlara muhtaç çok insan olduğu için... Bunu da söylemeden geçemeyeceğim...

Yoğun olarak ailelerin geldiği bir otel olsa da, bence Susesi tam bir balayı oteli.

Merak edip web sitesine bakanlar olursa bana hak vereceklerdir eminim. Evlilik aşamasındaki okur-dostlara bir tavsiye olsun der, umarım iftardan önce resimlere bakmamışsınızdır dileklerimle uzaklaşırım.

Yorum Gönder

 
Top